DEKOR: Olay bir kafede geçmektedir. Masa, sandalye ve kafede bulunan başka eşyalar.
(Oyun Selim ile Derya’nın yorulmuş bir halde sahneye girişiyle başlar.)
Derya:_ Hayatım saatlerdir yürüyoruz, artık biraz duralım. Bi şeyler yiyelim ya, acıktım ben.
Selim :_ Olur mu hayatım. Bak şu blokları geçince sahile inicez. Orada böyle çıtır çıtır simitleri yerken dinleniriz. Taş sektiririz, martıları seyrederiz.
Derya:_ Selim bak bir haftadır çıkıyoruz. Her buluşmamızda simit yiyoruz, martıları seyrediyoruz, taş sektiriyoruz. Çay bile içmedik daha. Bana bak Selim, babam fabrikatör derken yalan mı söyledin yoksa?
Selim :_ Ne alakası var Derya. Babam da var param da…(Kendi kendine konuşur.) Gerçi param yol parası kadar ama…
Derya:_ Bir şey mi dedin?
Selim :_ Hayır sevgilim. Şimdi burada bizi kazıklarlar.Biliyorsun ben böyle şeylere sinir oluyorum.
Derya:_ Ben gidiyorum Selim. İster gelir benimle oturursun, ister sahile gider simidini yersin, martılarını seyreder, taşını sektirirsin.
Selim :_ Tamam sevgilim tamam sakin ol.Gidelim, buyrun.
( İkisi de kafede bir masaya otururlar.)
Selim :_ Ne kasvetli yer burası Derya ya! Gidelim hadi gidelim.
Derya:_ Ay saçmalama Selim daha yeni geldik oturalım bi şeyler yiyelim, içelim ya!
Selim :_ Tamam Derya tamam oturalım. Ama bi şeyler yiyip içme kısmını geçelim lütfen. Hem kalbim de var. Tansiyonum da düşer gibi oldu. Tertemiz havaya çıkalım. Hem taş sektiririz. Martıları da seyrederiz.
Derya:_ Selim yakıcam ama martılarını senin tek tek. Senin kan şekerin düşmüş, ben sana tatlı ısmarlarım olur biter. Gaarsooon…
Selim :_ Hayır Derya hayır. Zaten şekerim de var. Tatlı falan dedin içim bi hoş oldu yani. Hadi gidelim.
( Garson gelir.)
Garson:_ Tam yerine geldiniz beyefendi. Diyabet hastaları için hazırladığımız menüyü takdim edebilir miyim?
Selim :_ Hayır edemezsiniz kardeşim. Biz düşündük, kalkalım.
Selim :_ (Kendi kendine) Bu hesabı ödeyemezsem yerin dibine giricem valla.
Garson:_ Evet kazandibi…(Getirir masaya koyar.)
Selim :_ Olamaz, bu tatlı yanık. Yanmış, dibi tutmuş bunun. Kazanın dibini napıcaksın? Kanser olursun. Zararlı. Götürün bunu kardeşim. Yapmayın böyle şeyler.
Derya:_ Selim, adı üstünde kazandibi. O zaman prof……. Yiycem tamam mı?
Selim :_ Pro……… mu? Daha adını bile bilmiyorum. Sen bir de yemeyi düşünüyorsun.
Derya:_ Pro diyorum Selim pro tamam mı
Selim :_ Oldu canım. Elin garsonu……………….. diyemiyorum diye benimle dalga geçsin.
Derya:_ Ben söylerim Selim tamam mı?Ay çekemem valla. Gaarsooon…
(Garson gelir.)
Garson:_ Karar verdiniz mi efendim.
Selim :_ Garson demedi, bu son dedi son. Bi daha buraya gelmiycekmiş.
Garson:_ Af edersiniz bi terbiyesizliğimizi mi gördünüz. Yoksa önce tatlıları getirdiğimim için mi kızdınız. Size, özel bir menümüzü tavsiye edebilir miyim? Özellikle kömürde pişmiş döner.
Selim :_ İstemiyoruz kardeşim al tavsiyeni başına çal.
Derya:_ Ay garson bey doğru söylüyor. Neden döner yemiyoruz hayatım?
Garson:_Duydunuz mu?
Selim :_ Bak şimdi devrim döndü Derya. Hamzacım istemiyoruz döner möner.
Derya:_ Ay buranın iskenderi de iyi oluyormuş hayatım. İskender istiyorum, İskender, İskender.
Selim :_ Garsoncum sizde İskender kalmadı diy mi? Hay Allah kalmamış, kalmamış.
Garson:_ İskenderimiz mevcut, hem de bol yoğurtlu. Yazıyım mı?